Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları (TSRS), işletmelerin çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) performanslarını ölçmek, raporlamak ve şeffaf bir şekilde kamuoyuna sunmak amacıyla oluşturulan bir dizi standarttır. Bu standartlar, sürdürülebilirlik odaklı iş uygulamalarını teşvik ederek işletmelerin çevreye ve topluma olan etkilerini daha iyi yönetmelerine yardımcı olmayı hedefler. TSRS, uluslararası sürdürülebilirlik raporlama standartlarıyla uyumlu olarak geliştirilmiş, Türkiye’nin özel ekonomik ve çevresel ihtiyaçlarını dikkate alan bir yapıya sahiptir. Bu sayede işletmeler hem yerel hem de global piyasalarda sürdürülebilirlik performanslarını standart bir formatta paylaşabilirler. Standartlar, işletmelerin faaliyetlerinden kaynaklanan karbon salınımı, enerji tüketimi, insan hakları politikaları, çalışan refahı gibi birçok konuyu kapsar.
Table of Contents
ToggleTürkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları (TSRS) Hangi İşletmeler için Zorunludur?
TSRS, sürdürülebilirlik konularında şeffaflığı artırmak ve işletmelerin çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) alanlarındaki performanslarını standart bir şekilde ölçmelerini sağlamak amacıyla belirli işletmeler için zorunlu hale getirilmiştir. Bu kapsamda Türkiye sürdürülebilirlik raporlama standartları özellikle büyük ölçekli ve kamuya açık işletmeleri hedef alır. Aynı zamanda diğer işletmelere de bu standartlara gönüllü uyum sağlamaları teşvik edilmektedir. Zorunluluk, işletmelerin sektörel özellikleri, ölçekleri ve sermaye piyasasındaki rolleri gibi kriterlere göre belirlenmektedir.
TSRS; kamu şirketleri, aktif toplamı 500 milyon lirayı aşan şirketler, yıllık net satış hasılatı 1 milyar lirayı aşan şirketler, çalışan sayısı 250 kişiyi aşan şirketler, BDDK’ya tabi bankalar (TMSF kapsamında olanlar hariç) için zorunludur. TSRS’nin zorunlu olduğu diğer işletmeler aşağıdaki gibi sıralanabilir:
- Kamuya Açık Şirketler (Halka Açık İşletmeler): Borsa İstanbul’da işlem gören şirketlerin TSRS’ye uygun raporlama yapması zorunludur. Bu, yatırımcılar ve paydaşlarla daha şeffaf bir iletişim kurulmasını sağlar.
- Büyük Ölçekli İşletmeler: Belirli bir büyüklükteki işletmeler (örneğin, yüksek cirolu veya çalışan sayısı fazla olan şirketler), sürdürülebilirlik etkilerini raporlamakla yükümlüdür.
- Finansal Kuruluşlar: Bankalar, sigorta şirketleri ve diğer finansal kuruluşlar, sürdürülebilirlik politikalarını ve performanslarını açıklamak için TSRS’ye uyum sağlamalıdır.
- Çevresel Etkisi Yüksek Sektörler: Enerji, inşaat, madencilik, tekstil gibi çevresel etkileri yüksek sektörlerde faaliyet gösteren işletmeler için bu standartlara uyum zorunludur.
- Kamu İştirakleri ve KİT’ler (Kamu İktisadi Teşebbüsleri): Kamuya ait veya kamu destekli büyük işletmeler, sürdürülebilirlik raporlamalarını TSRS’ye uygun şekilde yapmak zorundadır.
- Uluslararası Faaliyet Gösteren Şirketler: Global pazarlarda faaliyet gösteren Türk şirketleri, uluslararası standartlara uyumu sağlamak için TSRS ile uyumlu raporlama yapmalıdır.
TSRS Raporu Nasıl Hazırlanır?
TSRS Raporu İşletmelerin çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) performanslarını ölçmek ve şeffaf bir şekilde paylaşmak için hazırlanır. Rapor hazırlama süreci, belirli bir yapıyı ve adımları izleyerek gerçekleştirilir. İşletmeler, bu süreçte TSRS’nin belirlediği kriterlere ve mevzuata uygun bir yaklaşım benimser.
- Durum Analizi: İşletme, mevcut sürdürülebilirlik uygulamalarını ve performansını değerlendirerek raporlamaya temel oluşturacak verileri toplar.
- TSRS Standartlarına Uyum: Türkiye sürdürülebilirlik raporlama standartları incelenir ve işletmenin faaliyetleri bu standartlara göre yapılandırılır.
- Veri Toplama: Çevresel (karbon salınımı, enerji tüketimi), sosyal (çalışan hakları, toplumsal katkı) ve yönetişim (şeffaflık, risk yönetimi) alanlarında ilgili veriler sistematik bir şekilde toplanır.
- Rapor Formatının Oluşturulması: TSRS’nin öngördüğü standart format ve başlık yapısına uygun bir rapor tasarlanır.
- İçerik ve Strateji: Sürdürülebilirlik hedefleri, stratejiler ve işletmenin bu alanlardaki taahhütleri detaylı bir şekilde raporda belirtilir.
- Denetim ve Onay: TSRS raporu, doğruluk ve güvenilirlik açısından iç veya bağımsız denetim süreçlerinden geçirilir.
- Paydaşlara Sunum: Hazırlanan rapor, halka açık şirketler için yatırımcılar ve kamuoyuyla paylaşılır, diğer işletmelerde ise ilgili paydaşlara sunulur.
TSRS Raporlamasında Yönetişim Nedir?
Yönetişim, işletmelerin şeffaf, adil, sorumlu ve hesap verebilir bir yönetim anlayışını ifade eder. Yönetişim, sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmak için işletmenin yönetim yapısının, karar alma süreçlerinin ve etik ilkelerinin nasıl işlediğini detaylandırır. TSRS raporlamasında yönetişim başlığı, yönetim kurulu yapısı, risk yönetimi politikaları, etik değerler, paydaşlarla iletişim ve raporlamanın şeffaflığı gibi konuları kapsar. İşletmeler, bu alandaki performanslarını raporlayarak hem paydaş güvenini artırır hem de sürdürülebilir bir yönetim anlayışını benimser.
TSRS Raporlamasında Strateji Nedir?
Türkiye sürdürülebilirlik raporlama stratejisi işletmelerin sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmak için belirledikleri yol haritasını ifade eder. Bu başlık altında işletmenin uzun vadeli sürdürülebilirlik hedefleri, bu hedeflere ulaşmak için uyguladığı stratejiler ve iş süreçlerine entegre edilen sürdürülebilirlik politikaları açıklanır. İşletmeler, stratejik planlarını paydaşlara şeffaf bir şekilde sunarak sürdürülebilir kalkınma taahhütlerini ortaya koyar.
TSRS Raporlamasında Ölçütler ve Hedefler Nedir?
Hedefler, işletmelerin sürdürülebilirlik performanslarını değerlendirmek için kullandıkları kriterler ve gelecekte ulaşmayı planladıkları seviyeleri ifade eder. Ölçütler, çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) alanlarındaki metrikleri kapsar; örneğin karbon ayak izi, enerji tüketimi veya çalışan memnuniyeti. Hedefler ise bu ölçütlere dayanarak belirlenir ve raporda işletmenin ilerleme durumu düzenli olarak paylaşılır. Bu süreç, işletmenin sürdürülebilirlik yolculuğunu takip etmeye olanak tanır.